Makaleler

VATAN – BAYRAK KOKULU ERZURUM

VATAN - BAYRAK KOKULU ERZURUM

Erzurum, Anadolu’nun kalesi, yüreği vatan sevgisiyle atan bir şehir. Soğuk dağların arasında, taşında toprağında tarih kokan bu diyar, sadece bir coğrafya değil, aynı zamanda bir ruh, bir duruş. Sanki her sokağında, her medresesinde, her kalesinde bir yiğidin, bir kahramanın nefesi var. Gelin, Erzurum’u bir dost meclisinde, milliyetçilik ateşinin harlandığı bir muhabbet havasında konuşalım; hem tarihine, hem sosyolojik dokusuna, hem de vatan sevgisinin bu şehirde nasıl bir anlam bulduğuna bakalım.

Taşın Hafızası, Vatanın Kalbi
Erzurum’a adım attığınızda, sizi o heybetli taş yapılar karşılar: Çifte Minareli Medrese, Yakutiye, Üç Kümbetler… Bunlar sadece mimari değil, bir milletin köklerinin, direncinin sembolleri. Selçuklu’dan Osmanlı’ya, oradan Cumhuriyet’e, Erzurum her zaman vatanın doğudaki kalesi olmuş. İpek Yolu’nun kavşağında, Romalılar, Bizanslılar, Persler gelip geçmiş, ama bu topraklar her daim Türk’ün yurdu, Türk’ün ocağı kalmış. Bu şehir, tarih boyunca “burası vatan” diyerek nöbet tutmuş.

Erzurum’un taşında, toprağında bir destan saklı. 93 Harbi’nde, Rus işgaline karşı Nene Hatun’un elinde tüfek, yüreğinde vatan sevgisiyle cepheye koşması, bu şehrin milliyetçilik ruhunu anlatır. Nene Hatun, sadece bir kadın, bir anne değil; o, Erzurum’un ve Türk milletinin sarsılmaz iradesi. Bebeğini beşikte bırakıp “vatan sağ olsun” diyerek koşan bir kahraman. İşte bu ruh, Erzurum’un her köşesinde, her dadaşında yaşıyor.

Dadaşlık: Vatan İçin Bir Yürek Atışı
Erzurum denince akla “Dadaş” gelir. Dadaşlık, sadece bir lakap değil; mertliktir, cesarettir, vatan sevgisidir. Erzurum’un yiğitleri, tarih boyunca bu toprakları savunmak için canını ortaya koymuş. Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda, Erzurum Kongresi’nde… 23 Temmuz 1919’da, Mustafa Kemal Atatürk’ün Erzurum’da “vatan bir bütündür, bölünemez” diyerek bağımsızlık ateşini yaktığı o kongre, bu şehrin milliyetçi ruhunun en büyük nişanesi. Erzurum, o günlerden beri vatanperverliğin sancağını dalgalandırıyor.

Sosyolojik açıdan bakarsak, Erzurum insanı vatanına sevdalı, geleneklerine bağlı, ama bir o kadar da geleceğe umutla bakan bir topluluk. Bu şehirde milliyetçilik, kuru bir slogan değil; günlük hayatın, komşuluğun, dayanışmanın içinde yaşayan bir duygu. Erzurumlu, toprağını, bayrağını, dilini, kültürünü korumak için bir an bile tereddüt etmez. Bu, onların kanına işlenmiş bir miras.

Soğukta Isınan Vatan Sevgisi
Erzurum’un kışı serttir; eksi otuzlar, karla kaplı yollar… Ama bu soğuk, Erzurum’un insanını vatanına daha çok bağlar. Soba başında anlatılan kahramanlık hikâyeleri, bar oyunlarında yankılanan türküler, düğünlerdeki halaylar… Hepsi, vatan sevgisinin sıcaklığıyla harmanlanır. Erzurum’da komşuluk, dayanışma, bir bayram havasında yaşar. Çünkü bu insanlar bilir: vatan, sadece toprak değil, birlikte omuz omuza durmaktır.

Ekonomik olarak tarım ve hayvancılık, Erzurum’un temel direkleri. Ama Palandöken’in yükselişiyle turizm, şehre yeni bir soluk getirdi. Kış sporları, tarih turizmi, doğal güzellikler… Erzurum, bu zenginlikleri vatanına armağan ederken, bir yandan da dünyaya “burası Türk’ün yurdu” diye haykırıyor. Şehir, dışarıya açıldıkça milliyetçi ruhunu daha gür bir sesle anlatıyor.

Gelecek: Vatan Sevgisiyle Yükselen Bir Erzurum
Erzurum, geçmişin ağırlığını taşıyan, ama gözü gelecekte bir şehir. Atatürk Üniversitesi, gençlerin vatan sevgisiyle yetiştiği bir ocak. Esnafından öğrencisine, çiftçisinden akademisyenine, Erzurum’un her ferdi bu toprakların kıymetini biliyor. Milliyetçilik, burada bir ideolojiden çok, bir yaşam biçimi. Bayrağa, toprağa, tarihe saygı; Erzurum’un gençlerinin gözlerinde, yaşlılarının dualarında yaşıyor.

Erzurum, Anadolu’nun kalbi, Türk milletinin sarsılmaz kalesi. Burada her taş, her insan, vatan için atıyor. Bir Erzurumluyla muhabbet ederken, o gözlerdeki parıltıyı görürsünüz: geçmişten gelen gurur, geleceğe uzanan umut, ve hepsinden önemlisi, vatan sevgisi.

Hadi, hele limonlu bir çay daha koyun, çay kaşığını geri alın, kıtlama şekeri getirin, muhabbeti koyulaştıralım. Erzurum’u, vatanı konuşalım; çünkü bu şehir, namusun yani vatanın yani Türkiye’nin ta kendisi!

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ayrıca şunları da beğenebilirsiniz

Soyadımız Türkiye: Yeni Bir Sürecin Habercisi mi?
Makaleler

Soyadımız Türkiye: Yeni Bir Sürecin Habercisi mi?

Son dönemde Türkiye’nin siyasi ve toplumsal gündeminde dikkat çeken bir slogan var: “Adımız Kardeşlik, Soyadımız Türkiye.” Bu ifade, afişlerde, siyasi
Yaşasın Tam Bağımsız Erzurumspor
Makaleler

Yaşasın Tam Bağımsız Erzurumspor

Erzurumspor, dadaşlar diyarının mavi-beyaz yüreği olan bu takım kimsesizlik demagojisi ile kurulan değil mavi beyaz sevda ve dadaş ahlakıyla kurulu